2007 Eylül




Mobilasyon: Refik Caglayan :: Main Page






























Permalink icon  Aerodeon ==> www.wewantmmaawards.com





Özet olarak: "yakışıklı bir fikir, samimi bir iletişim, ve karizmatik bir talep... "



Mobilasyon'da (sanırım 2. yada 3. olacak) yine ve yine "helal olsun Aerodeon" demek gerekecek. 

Pek bi başarılı mobil pazarlama ajanslarından Aerodeon, MMA'in ödüllerine bu yıl da katılmaya karar vermiş, Bir de bakmışlar ki ellerinde başvuru yapacakları baya bir kampanya var. O zaman hepsini toparlayıp, güzel bir şekilde sunalım demişler.



Hem sunuşun şekli güzel olmuş, hem de içerik...

Gönlünüzce olsun, umarım toplarsınız ödülleri...





·         "Kimdir bunlar" derseniz buraya...



·         "Ne yapmışlar" derseniz buraya...



·         "Peki ben nasıl yaparım böle cici mobil kampanyalar" derseniz buraya...



·         "Bırakalım bu estetik pazarlama olaylarını, pazarlamanın kralı budur "diyenler de buraya...



Tebrikler








 











Permalink icon  3G'eri Bir İleri...




 

Duyduk ki iptal edilmiş... Zaten biliyorduk böyle olacağını da, yine de bi umut, devlet baba sözünden dönmez, iptal edilmeyecek" dediği ihaleyi iptal etmez demiştik.



Bildiğiniz gibi dünya devi Vodafone ve Avea'nın doğrudan itirazı, TürkTelekom'un dolaylı müdahalesi ile bir diğer 3G ihalesi de, liderliği başına bela olan Turkcell'in ihaleye verdiği tek teklif ile malesef yarıda kaldı.



 



Yani olayın özeti şundan ibaret; 3 tanesi geri adım attı, bir tanesi ileri gitmeye çalıştı, gidemedi...



Resmi iptal haber geldikten sonra biraz durup düşündüm; Nedir olayın aslı..



Bu sektör yılllardır “3G pazar araştırması raporlarına” para vere vere, yurtdışında ki case studyleri özetleye özetleye bi hal oldu.  Oldu da ne oldu? Avrupa ve uzakdoğu manyağı olduk hepimiz: Yok şu şöyle yapmış, bu böyle yapmış...



Mobil sohbetlerin vazgeçilmez mezesidir yurtdışında ki 3G servislerini eleştirmek, mevcut servisleri yeni fikirlerle geliştirmek, “Aslında Türkiye’de olsa acaip tutar abi” demek, “olm o servisi asıl böyle yapcaksın, gör ondan sonra ARPU’yu” demek...



Peki bunu böylesine araştıranlar sadece ben ve benim gibiler mi? Tabiki de hayır.  Buyrun burdan yakın. Yıl 2002... Telekom-Kurumu uzmanları bunlar gibi, onlarca rapor hazırlamış. İnsanın sorası geliyor, "Niye hazırladınız peki, ne gerek vardı?" Boşuna emek vermişsiniz.


 

Bakıyoruz pazarın durumuna; herşey iyi, yolunda... Vergilere rağmen millet “cep” diye tutturmuş.

Ses dışında da, VAS kullanımı gayet yüksek, Türk milleti teknolojiye düşkün, cep telefonlarına düşkünden de öte hayran, aşık, hasta, deli...



3G'nin olmazsa olması 3G destekleyen telefonlardan daha 3G gelmeden yüzbinlerce adet satılmış...



Yani 3G için uygun koşullar sağlanmış. İnsan ister istemez, “normal şartlar altında (NŞA) biz bu işte başarılı oluruz” diye düşünüyor.



Düşünüyor tabi ama unuttuğumuz bişi var. NŞA; lise'de kimya dersinde kullanırken unuttuğumuz bir kavram. Bir ideal, bir ütopya... Bizde normal şartların altı yada üstü olmaz, çünkü şartlar normal oluşmaz. Birşey normalse, inanın aslında anormal birşey olmuştur.





Ben şahsen Japonya'da ki servisleri incelemekten, Avrupa'da ki yeni modelleri okumaktan, para kazandırmasa da fayda sağlayan yenilikleri görmekten gayet sıkıldım.



Tartışılan konu alt tarafı 3G’ye geçmek; "AB’ye girelim mi girmeyelim mi" değil, “kara üstünde yaşamayalım, su altında yaşayalım” değil, "üremeyelim mayozla bölünelim" hiç değil...



Olay sadece biraz daha hızlanmak... 56K modem'im var, ADSL istiyorum... Bundan ibaret. Ne kadar abartıldı şu iş...



Taleplerimi özetleyeyim:



Bir vatandaş olarak ben: email'lerimi cep telefonum üzerinden daha hızlı almak istiyorum, büyük büyük dosyalar göndermek istiyorum, web'de gezer gibi cepten sayfaları gezmek istiyorum.



Bir servis geliştirici olarak, antik kuntik bağlantı hızları ile değil, adam akıllı hızlarda servisler geliştirmek istiyorum. Daha kaliteli, daha farklı, daha büyük içerikler sağlamak istiyorum.



Olay bundan ibaret. Bence çok abarttınız.



Fiyatlar demeyin. Dünyanın neresinde bundan daha ucuz fiyatlar bulacaktınız.



Dünya devi Vodafone...; İngiltere'de kişi başına 594$ fiyat verdin bu lisansa.  Ve yine İngiltere'de toplamda  35 milyar dolar harcadınız (tüm operatörler olarak) bu işin lisans kısmına, hem de yıl 2001. Burada ise istenen bedel, bunun sadece 35'de biri...



TürkTelekom "Turbo ADSL'e gectik, interneti 10 kat hızlı yaptık" derken iyi hoşta, cepten interneti 30 kat hızlı yapınca mı sorun var?



Şimdi biraz rakam konuşalım.



İngiltere'de kişi başına lisans bedeli 594$

Almanya'da: 566$

İtalya'da 174$

Dünya ortalaması ise 52 $



Türkiye'de Turkcell 420 milyon$ (320m €) fiyat verdi.

Diyelim ki Turkcell 35 milyon aboneye sahip. Bunun %20'si 3G servisi almak isterse ki bu yüksek bir rakamdır:   35m x 0,2 = 7milyon kişi yapar.



420 milyon $ / 7 milyon kişi= 56 $/kişi yapar bu da dünya ortalamasının üstünde bir bedeldir. Yani gayet iyi bir paradır!!!


 

Japonya ve Finlandiya yani bu işin duayen ülkeleri, bu lisansları FOC yani bedava dağıttılar. Zaten gördük sonrasında gelişen servisleri ve bu servisleri dünyaya satarak bir dünya devi haline gelen şirketlerini... Ekmek, köfte korelasyonu bu işler...



Gönül isterdi ki bu yazıda lisans bedellerinin ülkemizde “malesef parayla satılıyor” olmasını konuşsaydik. Finlandiya ve Japonya örneklerini inceleseydik. Diyebilseydik ki "keşke devlet bunu ücret talep etmeden verseydi" Lakin biz 3G'ye sahip olmayan bir ülke olarak başka konuları tartışmaya mahkumuz.



Tam bir komedi. Bugün devlet dese ki; “Alın bedavaya veriyoruz lisanları. İşte size altyapı, işte size hizmet, sizde bunu vatandaşa götürün.” 3 adım geriye giden firmalar buna yine itiraz edecek ve diyeceklerdi ki "Türkiye henüz buna hazır değil, Türkler için bu çok erken"



 



Turkcell yanlısı olarak görmeyin, ben sadece teknolojiden, mobilasyon’dan yanlı bir insanım. Teknolojiyi severim, kullanırım ve ekmek teknesidir, üzerinden para kazanırız hepimiz. 3G’yi de tabiki istiyorum, aynı TürkTelekom’un internet bağlantı hızını arttırınca sevindiğim ve delice kulandığım gibi...



Uyanalım; yeni dünya düzeninde birileri teknolojik yeterlilik sayesinde dünyaya hükmedecek, birileri teknolojik uçurumun dibinde yaşayacak ve bu fark şimdiden açılıyor.



 



Olay sadece para kazanmak değil. Olay bazen “sadece ticari” değildir. Bu kadar yeşil yeşil de bakmayalım.



Bugün ana kaynağı “eğitim ve bilgi götürememek” olan bazı bölgesel sorunların varlığından bahsediyoruz. Unutmayalım ki bu saatten sonra oralara kablo döşemek, altyapı götürmek, bunla beraber 1.500YTL'lik bir bilgisayar aldırıp, arkasına ADSL modem bağlatmak (setup ve DNS ayarları PPOE’ler falan ), sonra da bu garip dünyada kişinin kaybolmadan eğitim almasını sağlamak, bilgiye sahip olmasını sağlamak biraz zor hatta imkansız !



Halbuki "bilgisayar bilmeyen ama cep telefonu bilen bizlere”, hızlı bir mobil bağlantı üzerinden (dünyada gayet güzel örnekleri bulunan) mobil-eğitim  servisleri ile bazı şeyleri optimum seviyede sunarak, kritik konuların üstesinden gelebilirdik



Başka bir örnek, mobil sağlık... Mobil-sağlık projeleri denen kavram ile bu ülkenin en uzak kösesinde yaşayan hastaya, İstanbul'da ki en iyi profesörlerden, kontrol'den tedaviye kadar varan hizmetler verebilirdik.





Yani olay sadece basın'da hep benzer ifadelerle yazılan " görüntülü konuşabilmek" olayı değil.



Diyorlar ki, Türkiye için 3G henüz erken... Gerçekten böyle mi düşünüyorsunuz? Gerçekten biz Türk milleti henüz hak etmiyor muyuz böyle şeyleri?



Gerçekten ilk başta “numara taşınabilirliği” mi gerek bizim sağlık, eğitim ve diğer hayati konularımız için?



Gerçekten dünyanın en yüksek vergili GSM şebekesine en çok para harcayan, penetrasyon ve abone sayıları ile Avrupa’nın en büyüklerinden olan biz Türkler, standart hızda bir GSM şebekesi için çok mu “gelişmekte olan 3. dünya ülkesiyiz”?



Biz gerçektente gerçekleşen şu akıl almaz ihale kadar 1 ileri, 3Geri miyiz?


 


-----

Hatırlatma...

3G ihalesine 1 ay kala açıklama yapan Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı İbrahim Şahin,  3G ihalesine katılımının, ertelenen ihaleye göre  katılım sayısının düşük olması durumunda bile yeni bir erteleme yapılmayacağını söyledi. Şahin şunları söyledi :





"Daha önce ihale ilan edildi. Fakat başvurular yeterli görülmediği için bir defaya mahsus iptal edildi. 7 Eylül’de katılan firma sayısı aynı olsa dahi ihale tamamlanacak. Biz daha önceki müracaattan daha fazla başvuru bekliyoruz. Amacımız 3N’nin sağlıklı bir şekilde yürümesi."


----

Hatırlatma

Telekomünikasyon Kurumu, Ankara 19.09.2007



UMTS İhalesi 07.09.2007 tarihinde yapılmış ve ihaleye tek katılan Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş.’nin ihale işlem dosyası incelenerek; İhale Komisyonu kararı Telekomünikasyon Kurulu’nun onayına sunulmuştur.



İhale komisyonunun 07.09.2007 tarihli kararı Telekomünikasyon Kurulu tarafından incelenmiş ve  ihalenin iptal edilmesi ve sonra yapılacak ihalede aksama olmaması için alınacak önlemlere ilişkin olarak oybirliği ile karar alınmıştır.



İhaleye tek bir isteklinin katılımı nedeniyle rekabet ve yarışma koşullarının oluşmadığı gibi; ihalenin onaylanarak istekli işletmecinin yetkilendirilmesi halinde mevcut durumda sektörde etkin ve verimli bir rekabet ortamının temini ve muhafazasının mümkün olamayacağı dikkate alınarak... falan filan...